8 Mayıs 2009 Cuma

SULTAN SÜLEYMAN


Solomon un gelişi Fenerbahçe Ülker in sorunlarından birini büyük ölçüde çözecektir. Sezon başında Solomon un gidişiyle açılan 1 numara pozisyonuna alınan Green den yeterli verimi alamadı. Aslında Green, Solomon a kıyasla oyun karakteri olarak Tanjeviç in daha çok istediği bir oyuncuydu. Daha çok takımı oynatan, spektaküler olmayan, daha yalın ama takımdaki diğer oyuncuların aynı seviyede oyuna katkı yaptıracak bir oyun kurucu profiliydi. Fakat gerek fiziki özellikleri gerekse takımı oynatmaktaki performansı açısından hep Solomon arandı. Özellikle sertlik seviyesi yüksek euroleague maçlarında Green oldukça yetersiz kaldı. Üstelik sadece hücumda değil savunmada da Solomon gibi üst düzey bir ön alan savunmacısının olmamasıyla topa baskı yapamadı Fenerbahçe Ülker. Üstelik Green neredeyse alternatifsizdi. Bu koşullar altında takım geçen seneki performansın altında kaldı. Giden Solomon un da NBA de pek mutlu olmaması yolların tekrar kesişmesine neden oldu.

Galaasaray maçını da izledikten sonra öncelikle Solomon un seyirciyi heyecanlandırdığını, takıma hava getirdiğini net bir şekilde söyleyebiliriz. Fenerbahçe ülker sezon başından beri en sıkıntılı olduğu bölgede artık çok rahat. Solomon, Green hatta gerekirse Mrsiç ve Preldziç le artık oyun kurucu mevkiinde takım sorunsuz hale geldi. Solomon un oynamasıyla birlikte hücumda yaptığı penetreler sayesinde hem uzunlara hem de dış oyunculara eskiye oranla daha rahat pozisyonlar olacaktır. Solomon un Avrupa nın en iyi dış savunmacılardan biri olduğunu düşünürsek takım savunmasına Green e oranla yaptığı katkı çok daha fazla olacaktır. Bunların dışında Solomon un bir oyun kurucu olarak yapması gereken en önemli işlerden biri de Giricek i devreye sokmak olmalıdır. Çünkü Giricek gerek sakatlıklar, gerekse yeni bir ülke ve yeni bir sisteme gelmesi nedeniyle şu an Tanjeviç in sistemine dahil olamamış durumda, onu sisteme sokmakta da en büyük rol tabii ki Tanjeviç le birlikte Solomon a düşüyor.

Tüm bunların dışında Solomon un gerek insani gerekse oyun karakteri açısından Tanjeviç le pek uyuşmadığı biliniyor. Ancak yönetim bu oyuncuyla 2.5 sezonluk bir anlaşma yaptığına göre Tanjeviç in de onayı alınmış demektir. Zaten Tanjeviç e rağmen böyle bir transfer gerçekleştiyse sezon sonu Fenerbahçe Ülker i daha çarpıcı gelişmeler bekliyor demektir.

TRABZON


Sadri Şener i başkan olduğu günden bu yana en büyük yanlışı Ersun Yanal ı takımın başından göndermek olmuştur. Sezon başında tüm Trabzonlulara deselerdi ki sezonu 3. tamamlayacaksınız hiç kimse bu duruma itiraz etmezdi. Yönetim dahil herkesteki ortak görüş şuydu: bu takım yeni kuruldu, yirmiyi aşkın transfer yapıldı, bu sezon bir yapılanma yılı, önemli olan gelecek sezon. Yani bu sezon avrupayı getirecek herhangi bir pozisyona tüm Trabzonlular razıydı. Fakat takım lige iyi başlayıp, şampiyonluk ümidi belirdikten sonra Trabzonspor un özellikle içerde kaybettiği puanlar, yerel medyanın Ersun Yanal üzerinde ciddi bir baskı kurmasına neden oldu. Birçok yönetim gibi Sadri Şener yönetimi de bu baskıyı kaldıramadı. Şimdi elde Ersun Hoca nın isteğiyle alınmış yirmiyi aşkın futbolcu var. Bu transferler için ciddi paralar harcandı. Beğenilsin ve beğenilmesin Ersun Hoca bir sistem oturttu takıma. Şimdi her şey sil baştan yapılacak. Yeni bir hoca bulunacak, yeni transferler yapılacak. Trabzon yönetiminin yapması gereken takımdaki düşüşü analiz edip, yeni sezon için önlemler almak olmalıydı. Birkaç nokta transferle kadroyu genişletmek veya takımdaki kondisyon düşüşünü engelleyecek bilimsel çözümler bu önlemlerden birkaçı olabilir. Ama yönetim alması gereken en kötü ve en kolay kararı aldı. Önemli olan böyle zamanlarda hocanın arkasında durabilmektir. Takımın performansı düşmüş olabilir fakat istikrar adına en azından bir sezon daha Ersun Hoca ya rahat çalışma ortamı yönetim tarafından sağlanmalıydı. Başkan dahil tüm yönetim taraftar ve yerel medyanın dolduruluşuna gelmiş gibi gözüküyor.

Ersun Hoca nın da burdan dersler çıkarması gerekiyor. Mesela neden tüm takımları sezona müthiş başlayıp sonradan önlenemez biçimde düşüşe geçiyor, elindeki forvetlerin gol yüzdesi ortadayken neden Alanzinho yerine iş bitirici bir forvet düşünülmedi ya da Hüseyin-Selçuk ikilisine alternatif yaratmaya çalışmadı?

Trabzonspor tüm bunlara rağmen yeni bir kadroyla ilk yılında büyük ihtimalle ligi üçüncü bitirecek. Her şeye rağmen yönetim hocasının arkasında durup takımın sorunlarına birlikte çözüm aramalıydılar.